Geçen sene keşfetmiş olduğum Beyoğlu sahaflar festivali 25 eylülde başlamış bulunmakta.
Festival olur da gitmemek olur mu? Hafta sonunu iple çektim gidip bol bol kitap, resim alacağım diye.
Büyük ablam diş çektirmeye gitti, küçük ablamda iş çıkışı kıyafet bakmaya gidecekti o yüzden yalnız gittim.
Her ne kadar kendi kendine konuşan bir insan olsam da yalnız başıma bir yere gitmeyi sevmiyorum . İllaki bir şeyler danışmalı, bıdı bıdı konuşmalıyım.
İstediğim gibi bir gezi/alışveriş olmadı. Çok yoruldum. Hiç bir resme bakamadım. Detaylı bir arama yapamadım. Arada oturup dinleneyim dedim hiç boş masa kalmamış.
Festivale giderken aklımda halk destanı almak vardı. Göremedim. Kalabalık olduğu içinde soramadım. Daha doğrusu genel olarak sorulara cevap veremediler. Normalde getirilmiş olan ürün satılmış mı, satılmadı ise nerede bilinmiyor.
Onca kitaptan benim ayırabildiklerim sadece bu kadar.
Atlas dergisini eskiden takip ederdim. Bu aralar pek takip edemiyorum. Var olan dergi eklerimi başaka zaman detaylı gösteririm.
Atlas tarih ekleri de vardı. Dönüşte alırım dedim satılmıştı. Başka yerde de tanesi 10 lira idi. Derginin kendisini alırım daha iyi.
Bu arada giden olursa para almayın derim. Beyazıt sahaflarda daha ucuza bulabilirsiniz.
Yusuf ile Züleyha, Nazar Bekiroğlu'nun okuduğum ilk kitabı. Elimin altımda bulunsun istedim.
Samiha Ayverdi'nin okuyup da yarım bıraktığım kitabı bu değildir inşallah :)
Kristın Hannah'ın kitaplarını daha önce okumamıştım. Orkun Bilgesini ne düşünerek aldım bilmiyorum. Belki okumak istediğim. Destanların / halk hikayelerinin yerine koymak istemişimdir.
Benden bu kadar. Herkese keyifli okumalar.
Esenkalın.