Görümcemin oğlunun nişan günü belliydi. Yıllık iznimi kışın memlekette bitiremem diye gidesim yoktu. İşten ayrılınca gittim. Çok da mennum kaldım.
Ankara Artvin Arası git git bitmeyen yollar. Aralarda mola vermek lazım.
İlk mola Çorum müzesi oldu.
Daha önce Hattuşa'ya gitmiştik. Yol üstü olduğu için parça parça gezeriz diye her sene başka bir yeri gezmeye karar vermişti.
Müze kartımın süresi geçmişti. Yeni kartımı çıkardım. Görevli dijital almam gerektiği konusunda yönlendirme yaptı. Olmaz ben basılı kart istiyorum, hatıra diye saklayacağım dedim. Olmayan kart adıma çıkarıldı.
Memlekete nişan için gitmiş olsak ta tabu işlerimiz vardı. Ya tabuda ya da hastanede geçti günlerimiz. Küçük yerde her yer birbirine yakın halleder döneriz dedik ama olmadı. Beş kalem iş varsa süreç böyle ilerleyecek diye baştan belirtmiyorlar. Tek işlem yapıp gidiyorsun şimdi bunu yap diyorlar. Belediye, tabu ve banka arası git gel yapmaktan helak olduk.
Bir gün balık tutma bahanesi ile çıktık, az biraz dağlara çıktık. Güzel yerler gördük.
Dönüş yolunda Rize Kalesi ve Çay Bardağını görmeye gittik. Daha önce Rize dağlarına gitmişliğim var doğası çok güzel. İlçesi Ardeşen 'e de bir kaç defa gittiğim için şehir için görünce çok şaşırdım. Dar dolambaçlı sokaklar, değişik bir şehir.
Köye geldim babam yalnız yaşadığı için ev temizliği çamaşırla günü geçirdim, gezemedim.
Daha önce denemeye cesaret edemediğim ağaç domatesinin tadına baktım. Adı Tamarillo