Taslaklara bayrak tepesinin fotoğraflarını kaydetmiştim. Onunla ilgili yazı yazayım dedim bir baktım ki eski fotolarda taslaklarda. Hepsini ezbere bilsem de tek tek inceledim.
Yıllar ne çabuk geçiyormuş bir kez daha fark ettim. Dün var olanlar bugün yok. Yarında biz olmayacağız.
Ablam geçen sene bizim ve halamın evindeki eski fotoğrafları pc ortamına aktarmıştı.
Aslında resimler halamın. Bizim fotoğraflar köyde kaldı. Sadece kendi fotoğraflarımız var.
Fotoğraf neneme ait kucağında babamın amcaoğlu, şuan 40 yaşlarında olmalı.
Nenem ilk evliliğini 13 yaşında iken yapmış. Amcaoğlu ile evlenmiş. Eşi savaşa gitmiş dönmemiş. Nenemim çocuğu olmadığı için üzerine kuma gelmiş. Eş savaştan dönmeyince kumanında oğlu ölünce ilk kuma evleniyor ardından nenem.
Nenem ikinci evliliği olan büyükdedemle teyze çocukları oluyor. Nenem 27 yaşında dedem kaç bilmiyorum.
Biz Trabzonluyuz nenem Gümüşhaneli.
Nenemim köyüne yayla niyeti ile gidiyoruz. Dedemle nenem çeşme başında tanışmışlar muhabbeti yok tabi.
Hatay devam ediyor, yalnız kalmayalım evliliği.
Büyükdedemin üçüncü, nenemim ikinci evliliği.
Nenem gelince kaç çocuk evli evde kim var, kayınvalide kim bilmiyorum. Sahi büyükdedenin babası yaşıyormuşmuş. Rahmetli babaannem olsa sorardım. Belki halam bilir de soramam şimdi.
Yukarıdaki fotoda nenem oturuyor. Kendi halam kucakta. Babanım halası ayakta. Babamın halası ben doğmadan önce vefat edince adını bana koymuşlar.
Önceki eşlerden üçer üçer altı kardeşlermiş dedemler. Üç kız, üç erkek.
Kendi dedemim görmedim 54 yaşında vefat etmiş. Büyük amcayı da görmedim. Küçük amca yaşıyor memlekette. Pek yaşlı sayılmaz zaten. Asiye halayı (alt resimde keşanlı olan) hayal meyal hatırlıyorum. Şeker hastası idi iğne kullanıyordu. Fikriye halam hala yaşıyor.
yayla
Nevi şahsına münhasır denir ya aynen öyle kendine özgüdür nenem. Her konuya uygun menkibesi, temsili hikayeçiği vardır. '' Temsilde taha olmaz...'' diye lafa girerdi. O zaman pek sıkılırdık hep aynı hikayeler diye.
Pek saygısız, kıymet bilmezmişiz.
Kişilere özel manilerinide unutmamak lazım.
Ali, ismail, elmas, mahmut
Bunlar benim bildiğim.
Sorsaymışız daha neler çıkarmış belkide.
Her zaman diyet uygulardı. Babaannemin kayın validesi olmasına rağmen daha sağlıklı duruyordu.
Sevdiğini çok sever sevmediğini de pek güzel ezer. Sevdikleri arasındayım demek isterdim ama değilim :(
Babamı sever, büyük ablamı, abimi sever ama bizi sevmez. İlginç insan.
Babaannemle hem anlaşır, hem anlaşamaz. Biz anlamasakta eskilerin tuhaf iletişim yöntemleri var. Sevgilerini göstermeyi pek bilemiyorlar. Yada onların yöntemini biz bilemiyoruz.
Hoş bu devirde sevgi gösteriliyor da kıymet mi biliniyor?
Dile almamak, ayağa düşürmemek lazım demek ki.
Son zamanlarında nenem bizi sıra ile öperdi. Biz kaçardık yinemi öpülüyoruz diye. O esnada olmayanlar içinde öpülürdük.
Şimdi olsalar da her gün öpülsek kıymete binsek.
Nenemi anlatmaya devam etsem sayfalar yetmez en iyisi burada bırakayım başka zamana maniler, anılar yazabilirim.
Nenemden kendi adına özel mani ile veda ediyorum.
Oy Elmasım elmasım
elma dalda kalmasın
gider o güzellikler
sende böyle kalmazsın.
Evet güzellikler çok çabuk sönebiliyor, kalıcı olan güzel anılar.
Rahmetli nenemim mekanı cennet olsun. Fatihalarınızı okumayı ihmal etmeyin.
Eskilerini hatırlayan, benzer anıları olan var mı?
Eski fotoğraflar beni hep hüzünlendirir.O zaman ki yaşam şartlarının ağırlığına rağmen insanların yüzünde duygularının yansıması var.
YanıtlaSil