21 Kasım 2019 Perşembe

Havalar Sudan # az biraz karışık

3.09.2019
Can sıkıntısı 
İçim inanılmaz sıkılıyor.  Nasıl sıkılıyor, daralıyor anlatamam. İki kelam etmeye pozitif bir insan bulamıyorum. Elime kitap alıyorum Allahım ne depresif kitaplar.  Ablam bile bunlar nasıl kitaplar hep bitmek tükenmek üzerine , yeni başlangıçlara diye bir şey yok mu? 

Sahi yok mu bir kumanda bir tuşuna bassak da modumuz  değişse. 
İç darlığıma en iyi kuran okumak gelir diyorum.Yok şeytan bir türlü bırakmıyor ki  okuyayım. 

Yaptığım işi seviyorum ama  o mesai arkadaşları yok mu, yüze başka akrandan başka davrananlar !
İki yıl olmaz üzere, ilk intiba hiç değişmiyor. O zamanda zor bir süreç olacağını tahmin ediyordum  ama bu kadar uzun süreceğini düşünmemiştim.  Ben bile kendime şaşırdım. İyi sabır varmış diyorum. Tamam benimde  arkadaşların gözünde olumsuz  pek çok özelliğim vardır. Karşılıklı saygı sınırlarını aşmamaya çalışıyorsun ama o samimiyetsiz hava var ya. Görünmeyen sis gibi çöküyor insanın üzerine .
 Her yerde durum aynıdır muhtemelen.

Benim tahammül sınırımı aldığım maaşın  çekmiş olduğum saçmalıklara değmemesi. 
Bu konuda da herkes aynı mı yoksa? Hadi beni teselli edin. 

21.11.2019
Nefes almak


Havadan sudan konuşmak/ yazmak istiyordum uzun zamandır. Vakit yoktu yazamadım.
Dar bir vakitte geldim bakalım bitecek mi?
İki ay önce canımın sıkıldığını yazmıştım. Hayatta değişen bir şey yok, iç daraltacak dahada fazlası var ama içim huzurlu.
Huzurlu olması için bir sebep yok aslında . Bir sabah kalkıyorsun. Sabaha sağlıklı sıhhatli uyandığın için şükrediyorsun. Aslında üç kuruşa bu kadar erken kalkılması gerek demek gerekirken ya da en baştan şartları sorgulamadan elimizdekilere şükredip mutlu olmayız.
Artık normal olan hangisiyse.
...
Kendimi iyi hissettiğimi söylemeye korkuyorum. Sizlere de oluyor mu? Bir şeylerin büyüsü kaçacakmış gibi hissediyor insan.
Mutlu / mutsuz olmak için özel bir sebep yokmuş. Tamam var saplık sıhhat mutluluğun ,şükrün başı.
Saçma sapan inanlarla muhatap olmak. Gereksiz insanların senden daha çok kıymet görüyor olması rahatsız edici ama her yerde her devirde böyleydi böyle sürecek !
...
Şu kitabı okudum aydınlandım diyemiyorum. Onun yerine sabah kalktım küçük şeyleri kendime yük yaptığımı fark ettim aydınlandım diyorum.
...

Geçen gün işverenim ofiste kahvaltı yapalım dedi. Hiç istemiyorum ortak bir şey yapmayı, paylaşımları artırmayı   ama olmuyor. 
Yinede havuçlarımı alıp gittim. Normalde damak zevklerimiz aynı değilse tek lokma bile vermem amcamın kızıyım ben *
Olabilir siyah havuz daha önce görmemiş olabilirsin bende iki üç senedir kullanıyorum ama her seferinde abartılı tepkiler vermiyorum.
Neyse ki  konu bu değil.
Sitenin çiçekleri sökülüyordu, yenileri dikilecekmiş. Gittim çöp poşetlerinden çiçek yoldum . Adamlarla muhabbetim de yok utandım fazlası için . Arkadaşı yolladım o da topladı geldi :)
Temizlikçi kendi köyünden getirmiş tohumları. O yüzden bende ayırdım kurutup köyüme dikeceğim. Dikenlerin ruhuna rahmet olsun diyeceğim / dedirteceğim  :)


Neyse efendim bir heves kahvaltı masasına çiçek koydum '' bu ne la!'' oldular . ''Çiçekle la!'' diyemedim / demek istemedim :)
 küçük şeylerle mutlu olamıyorlar ne yapsınlar. Nakte dönüyor mu o çiçekler ondan haber ver patrona.
Allah dan istememişler bol bol tırtıl çıktı içlerinden . Sonra kahvaltıdan soğuyacaktılar :) 


Az biraz masamı süslediler. 


Sonra kurumaya geçtiler.

...
Çok parça pinçik bir yazı oldu. En iyisi bitireyim.
Güzel şeyleri yazmam gerektiğini okudum bir yerde  o yüzden yazmaya gelmiştim. Üzerine kötü bir olay gelmeden paylaşayım, seneye bakarım. 
Pek severim havadan sudan serisini. Ara ara okurum da .
...
Uzun zamandır yaptıklarımı paylaşmıyordum. Anka kuşumla size veda edeyim istedim.


Kendi şifanızız kendi içinizde bulun efendim. 
Allah'a emanet olun. 

...

* kendimi bildim bileli babamlar arıcıdır. Belirli dönemler kestane balı olur.
 Kıymetlidir, herkesin olmaz ve herkes satın almaz. Amcamdan biri istemiş.
Amcamın cevabı ''senin ağzın bal yemez'' olmuş.
 Ne ayıp diye kınamıştık vaktinde, sonra topluma karışıp sırf başkaları yapıyor diye bir şeyleri gerçekten istemeden yapan insanları görünce amcama hak verdim.
 Buna da karışma. Her şeyden bir dal alacağım diye her şeyi murdar etme di mi!

12 Kasım 2019 Salı

İNTİHAR

Ne çok duyar olduk.
 Fatih'de dört kardeş, başka yerde dört kişilik bir aile. Gözlerini içi pırıl pırıl miniçik bedenler.

Eskiler ne güzel sabredermiş. 
Savaş görmüşler , kıtlık görmüşler, yokluk görmüşler ama öyle böyle değil yine intihar etmemişler. Mücadele etmişler. Hayata daha sıkı sıkı sarılır olmuşlar. 

Gecenler de eski İstanbul fotoğraflarına bakıyorum. Dizleri yapalı bir hamal fotosu var. Kim bilir ne zorluklarla geçiniyor. Bundan çekinmiyor, utanmıyor çalışıyor. 
Rabbim zorluklarla kazandıkları lokmalarına haram bulaştırmasın. 
Her şeye rağmen çalışan düştüğü yerden kalkan insanlara hayranımdır. Üzerine çok konuşulur ama onun için gelmedim.
Geliş sebebimi nasıl anlatsam ki !
Kelimeler nasıl dizilir yan yana ! 

Bir insanın tanıdığı bir kişiye ulaşamaması !
Bir kaç ay önce konuştuğu kişinin canına kıydığını duyması nasıl anlatılır ki. 
Çok tanımıyordum buna rağmen hakkında çok şey duydum, ''ne bicim insan eve gelmesin'' dedim.  
Çünkü seviyoruz insanları ötekileştirmeyi'
Kurbanda bayramlaşmaya geldi. Anlatıldığından farklı olduğunu gördüm. Aklı başında bir kadının toplumda yer edinememesinin verdiği ızdırabını gördüm. Görmemle kaybolması bir oldu. 
Kurbandan bu yana ne kadar süre geçti ki kadının ölüm haberini aldım. 
...
Lütfen günahkar cümleleri kurmayın.
 Kadını bu hale getiren insanlar günahkar. 
Rabbim insanlarımıza bunu zorlayanları islah eylesin, kalplerine merhamet versin. 

Rabbim cümlemize de sabır versin. En ufak şeyi abartmamayı. Hayatla mücadele etmeyi nasip eylesin.