Küçük şeylerden mutlu olabilmek ne güzel. Tüm gün minik bir kaktüslere bakıp bakıp mutlu oldum.
Ablamla netten seracı bulmuş bakıp duruyoruz, ne alsak diye.
Neymiş kendimiz gidip görmeliyiz. Böyle diye diye seraya gidemedik. Ablam onun yerine eminönünden kaktüs almış. Annem görmesin diye kamufle etmiş.
Sabah züccaciye den plastik renkli kase alıp altlarını deldim. Daha önce pet bardağa diktiğim kaktüsüde değiştirdim.
Daha önce yaşadığım olaydan dolayı kaktüslere gözüm gibi bakıyorum.
Saksılarını değiştirdim her gün büyüme oranlarına bakıyorum.
Halamın çiçeklerini kıskandım. Halam köyden dönene kadar büyümezseler halama emanet vereceğim.
Artık 13 çeşit kaktüsüm var bakalım yaz sonuna kadar ne kadar büyüyecekler yada kaç tanesi yaşayacak. Bir tane kurumak üzere :(
Net yoktu beklerken aklımda kırk bin düşünce vardı sokaktaki gürültüden hepsi uçtu gitti.
Karşı komşunun oğlunun asker düğünü var.
Tüm sokak inledi ama oyun oynamayı beceremiyorlar.
Küçük ablama diyoruz git bir yol yordam göster gürültü yaptıklarına değsin.
Sanatsal yazılarım yarım kaldı :)
Ben gidiyorum sessiz kuytu köşe arayacağım.
on üç kaktüs, iyiymiş valla. saksılar da pek güzelmiş, rengarenk. ben de heves etmiştim kaktüse bi ara, ama soldular sonradan, solunca sünger gibi bir şey oluyorlar.
YanıtlaSilÖğrenciyken okulyn koridorlarında kaktüs yolmuştum. Çalıntı güzel tutar diye bir sözden yola çıkarak böyle bir şey yapmıştım. Beş çeşit kaktüsleri arkadaşlara emanet etmiştim. Tatil dönüşü kaktusler mefta :(
Sil